Alt Yapı

 Bir ülkenin özellikle ekonomik büyüme ve kalkınması açısından önemli olduğu kabul edilen temel hizmetlerden biri altyapı hizmetleridir. Kapsamı son derece geniş olan bu hizmetler, kendi içerisinde alt sektörlerden oluşmaktadır.
Bu çalışmanın amacı, altyapı hizmetleri hakkında genel bilgiler sunmaktır. Bu amaçla öncelikle altyapı hizmetlerinin türleri ve genel özellikleri açıklanacak, ardından enerji, haberleşme, ulaştırma vb. altyapı hizmetleri hakkında bilgi verilecektir.

 

II. ALTYAPI HİZMETLERİ: TANIMI, TÜRLERİ VE GENEL ÖZELLİKLERİ

Altyapı sözlük anlamı olarak; “bir sistemin veya organizasyonun temelini oluşturan yapı” şeklinde tanımlanabilir. Bu tanıma göre altyapı; fiziki birtakım unsurlardan, kurumsal düzenlemelere kadar son derece geniş kapsamlı bir kavramdır. 

Ekonomi biliminde altyapı kavramının dar ve geniş olmak üzere iki farklı anlamı bulunmaktadır. Dar anlamda altyapı, bir yatırımın gerçekleştirilebileceği yerde aranan ulaştırma, haberleşme, enerji, su gibi maddi olanakları kapsar. Geniş anlamda altyapı ise ekonominin sahip olduğu ya da olması gereken ulaştırma, haberleşme, enerji, su ve kanalizasyon gibi tesisleri, eğitim ve sağlık alanlarındaki kuruluşları, ayrıca bu konularla ilgili bilgi ve beceriyi içine alan sosyal sabit sermayeyi ifade etmektedir. Buna göre dar anlamda altyapı; maddi veya ekonomik altyapı olarak adlandırılırken, geniş anlamda altyapı kavramı, maddi (ekonomik) altyapı yanında, eğitim ve sağlık hizmetlerini kapsayan sosyal altyapıyı da içerir.

Maddi ve sosyal altyapı dışında altyapı kavramı içinde tanımlanan bir başka unsur ise kurumsal altyapıdır. Maddi ve sosyal altyapıdan önemli ölçüde farklılaşan kurumsal altyapı; özel mülkiyeti, rekabeti, parasal ve mali düzeni belirleyen hukuki norm, kural ve kurumların bütününü oluşturur (Aktan, 1998:63).

Bu çalışmada ele alınan altyapı hizmetleri ise maddi veya ekonomik altyapı olarak adlandırılan hizmetleri kapsamaktadır. Buna göre ekonomik altyapı; enerji, gaz boru hattı, telekomünikasyon, su ve kanalizasyon, katı atık toplama ve imhası alanlarındaki hizmetleri; barajlar, sulama kanalları veya yollara yönelik bayındırlık hizmetlerini ve demiryolları, kent-içi ulaşım, limanlar ve suyolları ile havaalanları gibi ulaşım hizmetlerini içermektedir (World Bank, 1994:13).

Altyapı hizmetleri sunulan hizmetin türüne göre bazı farklılıklar gösterebilmekle birlikte, genel olarak aşağıdaki özelliklere sahiptir:

- Altyapı hizmetlerinde ortak tüketim söz konusudur. Altyapı hizmetlerinde bireysel tüketimden ziyade ortak tüketim söz konusu olmaktadır. Dolayısıyla bu hizmetlerden yararlanılması sonucunda hizmetin miktarında bir azalma ortaya çıkmaz. Tüketiciler altyapı hizmetlerinden aynı anda yararlanabilirler. 

- Altyapı hizmetleri genellikle şebeke özelliği gösterirler ve “şebeke dışsallığı”na sahiptirler. Bunların başında telekomünikasyon, elektrik ve su hizmetleri gelmektedir. Şebeke dışsallığı, bir tüketicinin bir mal veya hizmete olan talebinin o mal veya hizmeti kullanan diğer tüketicilerden etkilenmesi olarak ifade edilebilir. Başka bir ifade ile, bir tüketicinin bir mal veya hizmetten elde ettiği kazanç, o mal veya hizmeti kullanan kişi sayısı arttıkça artmaktadır. Örneğin, bir telefon şebekesine bağlı bulunan abone sayısı ne kadar fazla ise, yeni abonelerin bu şebekeyi tercih etme oranları o kadar yüksek olmaktadır (İçöz, 2003:11).

- Altyapı hizmetlerinde, hizmetin bedeli genellikle kullanıcılar tarafından karşılanır. Altyapı hizmetlerinde genellikle hizmetten faydalananların hizmetin bedelini ödemesi söz konusudur. Bu özelliğinden dolayı bu tür hizmetlere, yarı özel mal veya ücretli mal sınıflandırması içerisinde yer verilebilmektedir. Belirli bir bedel karşılığında sunulmasından dolayı tüketimden dışlama mümkün olabilmekle birlikte, altyapı hizmetlerinin bedava sunumu da söz konusu olabilmektedir. Bu durumda bazı vatandaşların bu hizmetlerden yararlanmasını önleme mümkün olmaz. 

- Altyapı hizmetlerinde üretim maliyetinin altında bir fiyat belirlenebilir. Altyapı hizmetlerinin bu özelliği “kamu yararı” argümanı göz önüne alındığında ortaya çıkmaktadır. Dolayısıyla düşük fiyat tespiti, devlet üretiminin gerekçelerinden birini oluşturmaktadır.

- Bazı altyapı hizmetlerinde birleşik mal özelliği bulunur. Bazı altyapı hizmetlerinin sunumu, diğer mal ve hizmetlerin sunumuna imkan sağlar. Örneğin ulaştırma hizmetleri, başka bazı kamu hizmetleri ile birleşik mal niteliğinde olabilir. Savunma, sınırları koruma, iç güvenlik, sağlık ve eğitim hizmetlerini görmek için, devlet yurdun çeşitli köşelerine ve yurttaşlara ulaşmak zorundadır. Kamu hizmetine verilen öncelik, hizmetin görülmesi için gerekli olan yolun da bir birleşik ürün olarak yapılmasını gerektirebilir (Bulutoğlu, 1988:365).

- Altyapı hizmetlerinin stoklanması mümkün değildir. Altyapı sektörü önemli ölçüde hizmet niteliği taşıyan bir sektördür. Bu nedenle diğer mallarda olduğu gibi stoklanması söz konusu olamaz. 

- Bazı altyapı hizmetleri, diğer kullanıcılarla birlikte kullanıldığı zaman kalitesi artan ücretli mallardandır. Bazı altyapı hizmetlerinden bir tek kişinin yararlanması etkin olmayıp, birden fazla kişinin yararlanması halinde ihtiyacın karşılanması mümkün olur. Örneğin telefon, posta ve telgraf hizmetlerinde, tek abonesi olan bir telefon şebekesine göre çok abonesi olan bir telefon şebekesi, daha kullanışlı ve değerli bir iletişim ağı haline gelir (Savas, 1999:56-57).

-Altyapı hizmetleri ekonomik kalkınmanın sağlanabilmesi için gereklidir. Nüfus artışı, kentleşme olgusu vb. faktörler altyapı hizmetlerine olan ihtiyacı artırmaktadır. Altyapı hizmetleri her ne kadar, doğrudan toplam üretimi artırıcı bir nitelik taşımasa bile, üretimin gerçekleşmesi için gerekli şartları hazırlayan hizmetlerdir. Dolayısıyla toplam üretim ve ekonomik kalkınma üzerinde olumlu etkilere sahiptir. Altyapı hizmetleri, bir ülke veya bölgede çeşitli ekonomik faaliyetlerin gerçekleştirilebilmesi için gerekli ve öncelikli olarak üretilmesi gereken hizmetlerdendir[1].

-Altyapı hizmetleri, yatırımın yapıldığı ilk aşamada yüksek sabit maliyetleri gerektirir. Altyapı hizmetleri büyük ölçüde sabit maliyeti gerektiren hizmetlerdendir. Altyapı hizmetlerinin bu özelliği daha çok sermaye yoğun bir üretim yapısına sahip olmalarından kaynaklanmaktadır. Kısa dönemde sabit maliyetler batık maliyetlerdir. Batık maliyetler[2] (sunk costs); bir firmanın faaliyette bulunduğu sektörden çıkışı durumunda paraya dönüştüremeyeceği maliyetlerdir. Örneğin Ar-Ge faaliyetleri için firmanın yaptığı harcamalar ve firmadaki makinelerin amortismanı batık maliyetleri oluşturur. Bu nedenle altyapı hizmetlerinin çoğunda “batık maliyetler” söz konusudur.

Altyapı hizmetlerinin bu özelliği nedeniyle, çok fazla firmanın kolaylıkla piyasaya girip üretimde bulunabileceği bir hizmet türü olmadığı savunulur. Fakat daha sonra ayrıntılı olarak açıklanacağı gibi, günümüzde gerekli olan sabit maliyetlerin daha fazla firma tarafından karşılanabilmesi (özellikle teknolojik gelişmelerin etkisiyle) mümkün olmaktadır.

-Altyapı hizmetleri  uzun ömürlü olarak nitelendirilirler. Altyapı hizmetleri ilk aşamada yüksek sabit maliyetleri gerektirirken, daha sonraki aşamalarda üretim arttıkça maliyetlerde düşüş gözlemlenmektedir. Yüksek bir yatırım maliyetini gerektirmekle birlikte, bu yatırımın faydaları daha sonraki yıllarda ortaya çıkar ve hizmet uzun ömürlü bir nitelik taşır.

- Altyapı hizmetleri ölçek ve kapsam ekonomileri özelliği gösterir. Ölçek ekonomileri; bir firmada bir ürünün üretimi arttıkça ortalama maliyetlerde azalma nedeniyle ortaya çıkan maliyet avantajlarıdır. Kapsam ekonomileri ise, bir firmada birden fazla ürünün birlikte üretilmesi durumunda firmanın sağladığı maliyet avantajlarını ifade eder. Buna göre bir firmanın tek bir ürün üretmesi durumunda doğal tekelin oluşması için ölçek ekonomilerinin söz konusu olması gerekir. Eğer bir firma birden fazla ürün üretiyorsa, kapsam ekonomilerinin varlığı halinde doğal tekel oluşacaktır. Bu durumda bazı altyapı hizmetleri ölçek ekonomileri özelliğine sahipken, bazı altyapı hizmetlerinde kapsam ekonomileri özelliği bulunmaktadır. Örneğin, posta ve telekomünikasyon hizmetlerinin kapsam ekonomisi özelliği nedeniyle birleştirilerek tek bir firma (veya kamu işletmesi) tarafından sunulması gibi.

- Altyapı hizmetlerinde tüketici sayısı arttıkça tüketici başına maliyetler azalır. Altyapı hizmetlerinde tüketici sayısının artması üretim ölçeğinin de artmasını gerektirdiğinden, bu artışa bağlı olarak maliyetler azalma gösterir. Bunun sonucunda da, bir tek üreticinin var olmasının en ekonomik çözüm olduğu savunulur (Savas, 1999:62). Altyapı hizmetlerinin bu özelliği, bu hizmetlerin doğal tekel olarak tanımlanmasının temel sebebidir. Tüketici sayısındaki artışa bağlı olarak üretim ölçeğindeki artış sonucunda üretim maliyetlerinin azalması, ölçek ekonomilerine neden olacak (ölçeğe göre artan getiri sağlayacak) ve bu hizmeti en geniş ölçekte sunan firma, avantaj sağlayarak piyasada zamanla tekel niteliğini taşıyacaktır.